Selman-ı Farisi (a.s) İran’ın İsfahan şehri yakınlarında yaşayan Mecusi bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelmiş ve daha çocuk denecek yaşta Hıristiyanlığı kabul etmiştir. Doğum tarihi hakkında kesin bilgiler bulunmamaktadır. Hakikati aramak için ailesini terk ederek Hıristiyan bir âlimin peşine takılmış ve Şam’a gitmiştir. Burada uzun öğrenim görmüştür. Son hocası ölüm
İslam âleminin büyük sahabelerindendir. İman eden ilk yedi kişiden biri olduğu konusunda tüm tarihçiler söz birliği etmiştir. Asıl adı Mikdad Bin Amr’dır. Kindi kabilesindendir. Peygamber Efendimizin duasına mazhar olmuştur. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber doğum yerinin Arap yarımadasının güneyinde yer alan Behra’ olduğu bilinmektedir. Hz. Mikdad’ın (a.s.) kabilesi diğer
İlk Müslümanlardandır. İslam tarihi incelendiğinde bütün olaylarda her zaman Hz. Ali ve Peygamber Efendimizin yanında yer almış, yaşadığı hayat tarzıyla adeta bir mümin Müslümanın nasıl olması gerektiğini göstermiş büyük sahabedir. Ebu Zerr, Ben-i Gifar kabilesine mensup olup doğum tarihi tam olarak bilinmemektedir. Hicrî 31 (M. 651/652) yılında 3. halife Osman’ın
Müşriklerin büyük işkencelerine maruz kalan ilk sahabelerden biri. Adı Ammâr, künyesi Ebû Yakazan, babası Yâsir, annesi Sümeyye idi. Kaynaklarda nesebi şöyle kaydedilir: Ammâr b. Yâsir b. Âmir b. Mâlik b. Kinâne b. Kays b. Hasin b. el-Vedim b. Sa’lebe b. Avf b. Hârise b. Âmir el-Ekber b. Yamğ b. Anes
Ne zaman Alevilik konusu açılsa birilerinin kasıla kasıla “Alevilik, Ali’yi sevmekse en büyük Alevi benim.” sözünü duyar dururuz. Bu öylesine sıradanlaştı ki tartışma programlarında olsun, seçim meydanlarında yahut dost sohbetlerinde olsun sürekli karşımıza çıkmakla beraber maalesef bunun duygu sömürüsünden öteye geçmediğine üzülerek şahit olmaktayız. Çünkü sevgi evrenseldir. Belki sevginin ne